Enâniyet, değişik kullanım şekilleriyle “ben” mânâsına gelen “ene”den türetilmiş bir kelime.. insanın kendisi, özü, şahsiyeti mânâları yanında, ona, varlık, eşyâ ve hâdiseler hakkında tefrik, temyiz, okuma ve değerlendirme imkânı da veren “ene”; aynı zamanda bilme, inanma ve bu çerçevedeki ferdî...
Bugün hem biz hem de bizimle aynı kaderi paylaşan milletler, tarihin en bunalımlı dönemlerinden biriyle yüz yüzeyiz. Öyle ki tabakat-ı beşer çapındaki sarsıntıların biri atlatılamadan ufukta bir ikincisi beliriyor. Her yerde kırılmaları kırılmalar takip ediyor, her taraf ruhun çığlıklarıyla inliyor.
Bugün insanlık olarak insanca davranmayı unutmuş gibi bir hâlimiz var. Varlık içindeki farklılığımızı ifade etmekten çok uzak bulunuyoruz. Melekleri imrendirecek o muhteşem donanımımıza rahabîs ervahı bile utandıracak işler yapıyoruz. Kinle-nefretle oturup kalkıyor, gayzla köpürüyor ve birbirimize hep intikam hisleriyle bakıyoruz.
Milletlerin kaderine hükmeden/hükmetmek isteyen kaba kuvvet temsilcileri, öteden beri, ideolojileri adına veya yaptıkları kötülükleri meşru ve mâkul gösterme hesabına yığınlarda her zaman ürperti hâsıl edecek şeyleri kullanagelmişlerdir; yani, “ideoloji tehlikede”, “modernite tehdit altında”, “her yanda demokrasi düşmanları var”, “lâiklik gitti,
Dünyanın karanlıklara yenik düştüğü bir dönemde ufkumuz hep renklerle tülleniyordu ve peşi peşineydi fecir şölenleri. Doludizgindi ışık süvarileri ellerinde pâr pâr meş’aleler, dirilişe çağırıyorlardı insanları uğradıkları her yörede.. diriliyordu semtlerine uğrayanlar İsa Mesih nefesi duymuş gibi.. ve yeşeriyordu geçtikleri yerler...
Günümüzde topyekün dünya ve hususiyle de bizim coğrafyamızdaki milletler, şimdiye kadar olanlardan çok farklı ve öncekilerle kıyas edilemeyecek ölçüde tehlikeli bir dönemeçten geçmekte.
Şeytan, Allah’ın rahmetinden uzak düşmüş, işi azgınlık ve azdırma; varlığını fitne, fesat, nifak ve şikak ekseninde sürdüren lanetlik bir tali’sizdir. Şeytânettir onun her işi ve şer peşinde koşar sürekli; koşar ve insanlarda kötülük duygularını tetikleyerek, onları iyilikten, güzellikten ve faziletten...